Bal, dünyanın en çalışkan canlılarından olan arıların, meyve ve çeşitli çiçeklerin nektarını alarak midelerinde invertaz enzimi ile kimyasal değişime uğratmasıyla üretilir. Bu süreç sonunda arılar, faydalı besini boş petek gözlerine doldurarak bal özelliğini tam olarak kazanmasını sağlar. Bal, insan yaşamında önemli bir değere sahip bir besin maddesidir ve hem besin olarak hem de sağlık alanında yaygın olarak kullanılır.

Balda bulunan üç temel şeker grubudur. Bu nedenle bal aromatik bir tada sahiptir. Ayrıca kimyasal yapısında demir, kükürt, fosfor, polen, manganez, gümüş, albumin, azot, protein ve uçucu yağ asitleri bulunur. Bu bileşenler, insan sağlığına yararlı yüzlerce içerik barındırır. Özellikle içeriğinde bulunan propolis, antibiyotik görevi görerek mikroplarla savaşır, kanı temizler ve iltihap oluşumlarını engeller. Bu özelliklerinden dolayı bal, binlerce yıl özelliğini kaybetmeden saklanabilir.

Balın yaraları iyileştirme özelliği üzerine tıbbi çalışmalar yapılmış, ancak kesin bir iyileştirme etkisi tespit edilememiştir. Bununla birlikte, bal yüzeysel yaralanma ve yanıklarda kullanılmaktadır. Yaygın inanışa göre, balın antibiyotik özelliği nedeniyle yaraların iyileşmesini geciktiren mikropları yaradan uzak tutar. Ayrıca çocuklarda geçmeyen öksürüklerin tedavisinde, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde, kanser tedavisinde ve merkezi sinir sistemi hastalıklarında vücudun direncini artırarak hastalıklarla daha etkin bir şekilde mücadele eder.

Bal, daha çok koyu renkli saçların rengini açmak için kullanılır. Doğal bal saçlara sürülüp 15 dakika bekletildikten sonra önce duru suyla, ardından şampuanla yıkanarak istenilen sonuca ulaşılabilir. Ayrıca bal, yüz maskesi olarak kullanıldığında cildin nemlendirilmesini ve canlılık kazanmasını sağlar.

Zeytinyağı, zeytin ağacının 5-8 yaşından itibaren meyvesinden elde edilen sıvı yağdır. Kimyasal olarak analiz edildiğinde yüksek oranda gliserin üzerine bağlanmış asetik yağlar içerdiği görülür. Bu asitler, yüzde 55-80 oranında sıvıyağ asidi, yüzde 7-20 palmitik asit ve çeşitli miktarlarda diğer sıvı yağ asitlerinden oluşur.

Zeytinyağı, insan sağlığı ve kozmetik alanında oldukça yaygın olarak kullanılan endüstriyel bir üründür. Kalp damar sağlığı için çok önemli olan omega-3 yağ asitlerini içerir. Zeytinyağında bulunan oleik asit, cildin güzelleşmesine ve canlanmasına yardımcı olur. İçeriğindeki A ve E vitaminleri, vücudun ihtiyaç duyduğu görme problemlerinin çözümüne yardımcı olurken, sabahları aç karna alınan bir iki kaşık zeytinyağı, bağırsakların yumuşamasını ve karın şişliğini önler.

Kozmetik ve benzeri alanlarda da yaygın olarak kullanılır. Saçlara sürülen zeytinyağı, parlaklık ve canlılık verirken, aşırı kullanıldığında ise yapışıklık etkisi yapabilir; bu nedenle dozunu iyi ayarlamak gerekir. Ayrıca yüze sürülen zeytinyağı, kırışıklıkların giderilmesi ve cildin canlanması için kullanılır.

El ve cilt bakımı için bir çorba kaşığı doğal bal ve bir fincan sızma zeytinyağı iyice karıştırıldıktan sonra eller ve göz çevresi hariç yüze sürülür. 5 dakika bekledikten sonra eller yıkanır. Sonuç olarak, ellerin ve yüzün daha bakımlı ve canlı olduğu görülür. Ayrıca el tırnaklarının başlangıç yerlerindeki derinin hassasiyeti nedeniyle yıpranmasının da önüne geçilmiş olur.